12 Ocak 2018 Cuma

IN-WOMB MARKETING / ANAKARNINDA PAZARLAMA


Anakarnında Pazarlama, ya da, Rahimde Pazarlama, pazarlamanın doğumdan çok önce başladığını vurgulayan bir ifade. Hamilelik kadınların en duygusal deneyimlerinden biri. Anneler bu dönemde her tür etkiye karşı daha hassas oluyorlar ve bu da onları pazarlamacıların hedefi haline getirmeye yetiyor.
Yakın dönemlerde mağaza ve marka yöneticileri ses ve kokuların bilinçaltı gücünü kullanarak ceninlere varıncaya kadar derin denemeler yapmaya giriştiler.
Bulgular, anne karnındaki bebeğin, annenin ve çevredekilerin seslerini duyabildiğini, duygularından etkilendiğini gösteriyor. Brandwashed kitabının yazarına göre, çocuğun müzik beğenisi bile annenin hamilelik dönemindeki tercihleriyle şekilleniyor[1].
Anne adaylarına hep güzel şeyler görmesi, dinlemesi, söylemesi, karnındaki bebeğiyle konuşması, ona masallar anlatmasının tavsiye edilmesi boşuna değil.
Hamilelik döneminde annenin yiyip içtiklerine de özen göstermesi isteniyor. Zira, anne ne yediyse, bebeği de, çocuğu da ilerde o şeylere daha fazla eğilimli oluyor. Tat ve lezzetler, ürünler ve hattâ markalar konusundaki tercihlerimiz anne karnındayken şekilleniyor. “Hamileyken ve emzirme döneminde tükettikleri şeyler yoluyla anneler çocuklarına enformasyon aktarır ve böylelikle onlara neleri yemenin daha iyi ve güvenli olduğunu öğretmiş olurlar.” deniyor.
Adı geçen kitapta ayrıntıları var. Bir mağaza zinciri, hamilelerin hassaslığını dikkate alarak bir deneme yapmış. Kıyafetlere bebek kolonyaları püskürtmüş, yiyecek içecek bölümlerine kiraz kokusu sıkmış, anne adaylarının doğdukları döneme ait huzur veren hafif müzikler çalmış. Satışları artmış. Lakin, başka bir şey daha olmuş.
Bir-iki yıl sonra anneler, bu mağazaların bebekleri üzerinde sihirli bir etkisi olduğunu fark etmiş, “mağazanıza girdiğimiz anda bebeğimiz sakinleşiyor, huzur buluyor, ağlarken susuyor, huysuzlukları geçiyor.” demişler.
Bilimsel araştırmalar anne karnındaki ceninin, hisseden, işiten, etrafında olup bitenlerden etkilenen, her gün ve her hafta belli bir kimlik ve kişiliğe doğru şekillenen, belli beğeni ve tercihlerle büyüyen ve bunları sonraki hayatında yaşayan, minik bir insancık olduğunu kanıtlıyor.
Pazarlamacılar işte bu insancıkları bile hayatlarının ilk anlarından itibaren etkilemeye çalışıyor.
Bebeklerin doğum öncesi öğrenme süreçleri hakkında bazı araştırma ve bulgular için bakınız:[2]
Konu bazen hamilelik öncesine kadar uzanabiliyor. İsveçli marka IKEA, anne adaylarına olabildiğince önce ulaşmanın bir yolunu bulmuştu. Amelia dergisinde “bu reklam hayatınızı değiştirebilir” mesajı altında bir bebek yatağı görseli eşliğinde anne adaylarına sesleniyordu.[3] Derginin o bölümündeki reklam, hamilelik hormununa (hCG) duyarlı bir kimyasalla kaplıydı. Reklam, idrarla buluşturulduğunda hamileliği sinyalleyen bir renk değişimi ve altından daha ileri tesi için bir laboratuara yönlendiren bir karekod ortaya çıkıyordu.


[1] Martin Lindstrom, Brandwashed: Pazarlama ve Reklâmcılık Sektörünün Uyguladığı Hilelere Çarpıcı bir Bakış, Optimist no. 288, İstanbul, 2012, s. 21- 42.
[2] news.yahoo.com/newborns-know-native-tongue-study-finds-174725104.html

Hiç yorum yok: